Iki Yalniz Bir Dogru

A young guy named Akimitsu he was living in a territory called Hoshizuro and he wants to become a saviour of his territory Hoshizuro and he was inspired by a saviour known as Ryugun and Akimitsu's bestfriend name is Akira and also Akimitsu want so many friends but except some people no one will take care of him and also there is a reason for him to become a saviour.

TANITIM Aşk? Aşk mı? Evet sana aşıktım belki de hala öyleyim ama içimde senin aşkından daha büyük bir şey var. Daha güçlü bir şey. Beni her gün daha fazla tüketen bir şey. Nefret gibi ama değil daha büyük daha şiddetli bir şey. Nefretle aşk arasında çok ince bir çizgi vardı ve sen hep o çizginin üzerinde dolaştın. Belki de defalarca sınırı geçtin ama ben görmemeyi seçtim. Sonra bir gün bende bu oyundan sıkıldım. Çizginin üzerinde dolanmandan da buna gözlerimi kapatmaktan da sıkıldım. Sorunumuz sana aşık olmam değil o kısmı geçeli o kadar çok oluyor ki. Sorunumuz senin beni dönüştürdüğün şey, çünkü aşkım(!) Ben ilk tanıştığımızda bir çiçektim beni öpebilirdin koklayabilirdin sevebilirdin ama sen benim yapraklarımı koparmayı seçtin. Benimle beni parçalayarak oynadın. Sonra ben bir ateş oldum. Artık beni öpemezdin koklayamazdın sevemezdin. Seni yakardım. Bu bana yaklaşma demekti. Bu ben sessizce zarar vermeden yanıyorum demekti ama sen, sen beni yok etmek istedin. Sen yanmama bile izin vermedin. Yarattığın acıya bile saygın yoktu. Şimdi ben git gide büyüyen bir alev topuyum. Durmayacağım. Ta ki seni yakalayana kadar. Seni yakaladığımda etinin kemiğinden ayrıldığını hissedeceksin canın öyle yanacak ki yok olmak isteyeceksin ama ben buna izin vermeyeceğim. Seni yakıyor olmamın her anını zevkle izleyeceğim. Çünkü sevgilim, sen aşkın değerini bilemedin. Ama acının yaşattığı hissi hiç unutamayacaksın. Acı, seni bana tutsak edecek. Acı olduğu sürece hep benimle kalacaksın.

Orias, kız kardeşi Misachan ile okulu bitirdiler Annesi Hinasa ve babası Namuci, evlatları arasında hiç ayrım yapmadan onları seven ve kollayan bir ebeveynlerdi. Fakat bir gün, Orias babasından büyük gerçeği öğrendi ve durumu kabullenmeyip gülerek geçiştirdi. Ancak geceleri kulağına gelen fısıltılar onu yalnız bırakmıyordu. Bu karakter, dış ses ile nasıl oluyorsa konuşabiliyor. "Orias Lütfen beni duymayı bırak, ben yazarım, sen ise bir karaktersin! YETER!!"

Asosyal denilebilecek durumda olan Rick, gizemli bir adadaki gizemli bir geçit keşfi için kurulan bir ekibe, ruhani bir insan olan Penelope ile yaptığı anlaşma ile tahmin edemeyeceği şekilde katılır. Bu dünyayı keşfederken, bir yandan kendilerine karşı büyük bir tehdit olan Breachland asillerinin canını ve mutasyonlarını alıp, bir yandan da ekiple bir bütün içerisinde olmaya çalışmaktadır.

Lin Qianyi, salah satu bunga kampus dan merupakan salah satu mahasiswi jurusan perfilman. Ia harus merasakan patah hati yang amat sangat ketika mengetahui bahwa pacarnya telah berselingkuh di belakangnya. Tidak hanya itu, ia bahkan dituduh merebut pacar dari selingkuhannya itu. Nyatanya, Lin Qianyi memiliki sifat bahwa dirinya tidak suka terlalu dekat dengan orang lain. Selama berpacaran pun, Lin Qianyi tidak pernah macam-macam dengan pacarnya itu. Lin Qianyi yang patah hati pun melampiaskan kesedihannya dengan minum bir di bar. Sampai suatu ketika ia mendapat sebuah masalah dan ditolong oleh pria asing. Lin Qianyi yang setengah sadar dan galau pun memutuskan menjadikannya sebagai kekasihnya. Ah tidak, ia bahkan mengajaknya menikah.

Tang Chen asosyal ve sıkıcı bir hayat yaşayan 22 yaşında bir gençti günleri daha çok anime izlemekle ve manga okumakla geçmekteydi hiç sevgilisi yada kız arkadaşı olmamıştı buda onun hayatını daha da çekilmez kılmaktaydı birgün uyurken öldü ve gözlerini açtığında artik kendi bedeninde değildi , o artık douluo dalu dünyasında bir karanlık kaplan yavrusuydu not douluo dalu bana ait değil Ben sadece yazıyorum...

TANITIM Farkındalık var oluşun başından beri çok az kişiye huzuru getirmiştir. Farkındalığı yaşadığın ilk anda saf bir korku da onunla beraber gelir. O korku bir eşikten geçmek demektir. Korkuyu hissettiğin ilk an sonsuza dek süreceğini düşünürsün bir saniye öncesinde hayatının anlamsız olduğuna inanırken korku o anlamsızlığı özletir. Anlamsız hayatını geri istersin. Çünkü hayatının bir anlamı olması demek bir hedef yaratır ve o hedefe giden uzun dar korkunç bir yol... Kimse o yolda yürümek istemez, yani yolu gördükten sonra istemez. Var olduğum ilk andan beri içimde koca bir boşluk taşıyordum. Bir şeylerin ters gittiğini her zaman biliyordum. Her şey olması gerektiği gibiydi ama beni rahatsız eden bir boşluk vardı. Görmezden geldiğim bir boşluk. O boşluğu o kadar görmezden geldim ki var olduğunu bile unuttum. Diğerleri gibi olmama düşüncesiyle baş edemedim içimdeki utanç ve korkuyla başa çıkamadım. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmaması düşüncesi içimdeki boşluğa sırt çevirmeme sebep oldu. Sırtımı çevirdim kulaklarımı ve gözleri kapattım. Bana yazılan rolü oynadım üstelik hiç fakında olmadan. Ta ki o güne kadar... Artık o rolü oynayamazdım. Yolu görüyorum, korkuyorum. Hissettiğim ilk şeyin bu olması çok acayip olsa da korkudan daha gerçek ne var ki? şimdi çılgınca bir şey yapma zamanı. O eşikten geçme zamanı. Özgür kalma ve tüm köleleri özgür bırakma zamanı. "Sadece Tanrıyı öldürenler özgürdür. Çünkü özgürlük ancak Tanrıyı öldürünce gelir."

Aku sudah mengincarnya sejak lama. Bekerja diperusahaan miliknya sudah menjadi rencanaku sejak awal. Namun, bukannya aku yang menjeratnya terlebih dulu, tetapi malah dialah yang berhasil menjeratku terlebih dulu. Pernikahan kontrak adalah tawaran yang menggiurkan darinya. Tentu saja aku tidak boleh menyia-nyiakan kesempatan emas yang sangat berharga itu. Diandra bukanlah nama yang dia kenal, meskipun sebenarnya kami sempat menjadi teman sekolah semasa SMA. Leonel, bos tampanku itu terlihat begitu kuat dan dingin dari luar, tapi aku yakin bahwa sebenarnya dia memiki satu sisi yang bisa kulemahkan. Sehingga, aku akan segera menaklukkannya dan membuatnya tergila-gila kepadaku. Apakah Diandra mampu menaklukkan hati Leonel dan membuatnya berbalik jatuh hati kepadanya? Yuk, ikuti terus ceritanya!

“Aoi! Aoi!” Yunho says as he holds his son in his lap with excitement. The three old giggles as he claps his chubby hands together as he stands with his chubby legs on his father's lap looking at the huge flat-screen television. “You see momma!” Yunho says as he holds his son upon his lap as they are in the backroom of the stadium watching Jaejoong perform. Fumikomu ze akuseru Kake hiki wa nai sa sou da yo Yoru wo nukeru Nejikomu sa saigo ni Sashihiki zero sa, sou da yo Hibi wo kezuru Kokoro wo sotto hiraite Gyutto hiki yosetara Todoku yo kitto tsutau yo motto Saa Yunho grins at his son’s excitement and he then looks at the television and he closes his eyes for a bit as the grin never leaves his face. “Look at my pooch shine,” Yunho says under his breath as he removes Haru from his lap and sits the child next to him. Iki isoide shiboritotte Motsureru ashi dakedo mae yori Zutto sou, tooku e Ubaitotte tsukandatte Kimi ja nai nara Imi wa nai no sa Dakara motto... haruka kanata “Let’s go see momma backstage, Aoi,” Yunho says standing up and Aoi shakes his head with excitement and he jumps off the couch. Yunho puts on a pair of black sunglasses and he then grabs one of Aoi’s hands and leads him out of the backroom. They then start walking down an empty long hallway quietly as they make their way to the backstage area. Yunho walks with his eyes closed one hand holding Aoi’s and the other in his black fitted pants pocket. Yunho keeping his eyes closed hears another pair of steps other than his own and Aoi’s walking towards. Yunho slowly opens his eyes to see Changmin walking towards them with his lead guitar around his back and his hands stuffed into his pants pockets. Yunho smirks and he closes his eyes and continues to walk, and it was like time had stopped in slow motion as they passed each other. Changmin opened his eyes just a bit and he glanced at the child that Yunho is holding hands with.  A small frown graced itself upon Changmin’s face as he gazed at the child making Yunho smirk even further. Yunho then stops and Aoi looks at his father with confusion as to why they had stopped walking. Yunho then crouches down and he whispers something in Aoi’s ear and the child smiles as he runs ahead. Yunho then turned to fully look at Changmin and he slowly takes off his sunglasses to reveal his sharp hazel eyes. “Mhm, I see you recognized in knowing your place,” Yunho says under his breath making Changmin frown deep on his face. “You don’t love him- “Changmin starts but Yunho interrupts him. “And you do?” Yunho says with a light chuckle. “more like someone to please you the most,” Yunho says looking at Changmin with sharp eyes. “And like you didn’t do that as well. You don’t love Jaejoong you just want him around for your fucking ego…You only love yourself.” Changmin says with matching sharp eyes. Yunho shrugs his shoulders. “That’s funny because it sounds like you are describing yourself.” “You bastard,” Changmin says under his breath lowly. Yunho shrugs his shoulders again. “Call me what you want to cause in the end he came to me.” Says Yunho and with that he puts his sunglasses on and turns. “Ah, also you see whose's genes are the strongest,” Yunho says smirking as he knows he done hit a nerve in Changmin, and he starts walking away.

Haruto (はると),lelaki yang merupakan mahasiswa biasa telah mati dengan cara yang heroik,yaitu mati menyelamatkan anak kecil yang akan tertabrak truk. Setelah bertemu dengan God of Heavens Asura,Haruto direinkarnasikan di dunia dimana sihir merupakan hal yang biasa Ikutilah perjalanan Haruto dalam menyelamatkan dunia bersama teman dan "harem"nya,memecahkan misteri,dan merasakan cinta,kesedihan,serta kebahagiaan

"Kau mulai cerewet seperti ibuku, Yessie! Sejak kapan kau perhatian seperti ini padaku?" Austin tersenyum miring. Meletakkan kakinya di atas meja sambil menyemburkan asap rokok di udara. Kali ini tidak ada lagi kata "Bu" yang menyertai kalimatnya. Ya, mungkin sudah seharusnya berbicara santai dengan perempuan satu ini. "Aku istrimu, Aussie. Bagaimana pun aku membencimu, dunia tidak akan merubah kau adalah suamiku." Yessie menoleh ke arah Austin diiringi helaan napas. "Kau membahayakan bayimu jika merokok sembarangan." imbuh Yessie. Austin jengkel mendengarnya. "Serius? Kau merepotkanku, Yessie Monthgomory. Sampai kapan kau mau mengendalikanku dengan membawa bayi itu." Austin kesal. Mau tak mau ia mematikan rokoknya. Bayi... bayi ... dan selalu bayi yang menjadi alasan perempuan itu. "Sekarang berikan aku bir sebagai pengganti rokok ini! Bukankah kau mau menjadi istri yang baik?" Yessie memutar bola matanya. "Ya, aku akan mengambilkannya. Bukan karena aku peduli padamu. Hanya karena kau adalah Ayah dari bayiku." katanya kemudian bangkit berdiri. "Aku tidak tahu sampai kapan kau mau mengaitkan semua yang kaulakukan dengan bayi itu. Aku tahu aku tampan. Setidaknya kau mengakui kalau kau jatuh cinta padaku."

Mrs. H sosok misterius yang berada di balik kesuksesan Hengkara Group merajai kerajaan bisnis teknologi. Dari tangan terampilnya lah teknologi-teknologi baru muncul salah satunya Android. Banyak yang mengatakan Mrs. H adalah gelar bagi pegawai di Hengkara Group yang bisa membuat penemuan teknologi baru. Tapi ada juga yang membuat spekulasi yang menurut semua orang sangat tidak masuk akal. Mrs. H tidak pernah berubah orang, hanya ada satu Mrs. H di Hengkara Group sejak berdirinya perusahaan tersebut. Pendapat ini dianggap tidak masuk akal karena, Hengkara Group sudah berdiri sejak dua ratus tahun lalu. Tidak ada yang tau siapa sebenernya Mrs. H. Mereka yang mencari tau tidak akan pernah mendapat jawaban, hanya orang berdarah Hengkara saja lah yang memiki kesempatan untuk mengetahui rahasia tersebut. Karna Mrs. H adalah eksistensi yang menjadi pilar dari keluarga Hengkara.

(baş karakter Shu Rain ) Basit bir köyde doğmuştur bulunduğu köy kıtada bulunan yüzlerce Krallığın binlerce Klan'ın gözüne giremeyecek kadar önemsiz olmasına rağmen olan olur ve köyleri bilinmeyen insanlar tarafından katledilir ailesi oğullarını korumak için onu bir sepete koyup nehre bırakırlar tek istekleri oğullarının kurtulması (kurak topraklarda en üstün iblislerin bulunduğu en zeki cinlerin en güzel elflerin olduğu Gölge Krallığı arazisinde yaşayan iblis doğum sırasında çocuğunu kaybeder ve yolculuğa çıkar yolculuğunda nehirde yüzen bir sepet görür başta aldırmaz fakat bebek ağlamasını duyduğunda hemen sepeti alır ve çocuğa bakar işte o zaman bu çocuğu büyütmek ister fakat bir sorun vardır çocuğu Gölge Krallığında büyütemez kendisi de bu Krallıkda uzun süre yaşayamaz o sıra gözlerine ölen oğlu gelir ve bir karara varır ÖLÜ SOYU KULLANACAĞIM BU ÇOCUĞU NE PAHASINA OLURSA OLSUN BUYUTECEĞİM ONU BU DÜNYADAN OLMAYAN BİR CANLIYA ÇEVİRMEM GEREKSE BİLE YAŞATACAĞIM) Ölü Soy açıklaması (bu soy kadim iblislerin binlerce iblisin kanını emip bir canlıyı iblise donusturmesine yarar fakat o canlı sıradan bir iblis olmaz o canlı bir iblis tanrısı olur bu soyu bilen iblislerin hepsi eski çağlarda idam edilmiştir öleki milyonlarca ölü Soy sahibi iblisten sadece 3 tane kalmıştır bu iblislerin en yaşlısı fan huroa yani kadim kraliçe lanet yüzünden bir varis aramaktadır ) Bunun yüzünden milyarlarca canlı insan, iblis kayırmaksızın herkesi kabul etmektedir burdaki iblisimiz fan huroa haricindeki kadim soy sahibi olan kohu zahiri olmaktadır son kadim soy sahibiyse kocası kohu sahuba dır bu ikisi iblis topraklarında sözü geçen 10 büyük Klanın en büyüğü olan kızıl göz kanının yöneticileridir

Pernahkah kamu mencintai seseorang dan ingin memilikinya? Pernahkah kamu merasa menjadi orang yang paling bahagia didunia ini karna telah memikinya? Memiliki orang yang amat sangat kamu cintai? Begitu indahnya dicintai dan mencintai.. Namun, apakah kamu yakin bahwa dia benar - benar mencintaimu? Apakah kamu yakin bahwa dia setia padamu? Lalu, apa jadinya bila kamu tau bahwa dia tidak benar - benar mencintaimu? Apa jadinya bila kamu tau bahwa dia mencintai orang lain? Sakit? Sedih? Kecewa? Marah? Benci? Itukah yang kamu rasakan?

Bütün yaşantısını geride bırakan Shelley başına gelecklerden habersiz ailesiyle birlikte yeni bir yaşantıya başlamak için küçük bir yere yerleştiler ama tam o sırada gökyüzünden kayan küçük bir yıldızla artık eski yaşantısını arkasında bırakmıştı. Ama küçük yıldız sadece bir yıldızmıydı?

Do you want to get any German language certificate or European language original certificate, for example Goethe, Telc, Zertifikat ÖSD TestDaf (A1, A2, B1, B2, C1, C2) (kaufgoetheu@gmail.com), +49 176 71528424, https://kaufgoetheu82.com/goethe/ We only offer original, high-quality, truly authentic, Goethe-certificate A1: Start from German 1 and Fit to German 1. It corresponds to level A1 of the Common European Framework of Reference (CEFR). It is the lowest level and demonstrates basic language skills. Goethe Certificate A1: German Conformity 1 is a certificate developed by the Goethe-Institut for children and young people aged 10-16. Goethe-Certificate A1: Start Deutsch 1 is level A1 for adults #Goethe #Certificate #A1, #buy #original Goethe-Certificate A1 #online, #buy #goethe #German-Certificate #A1 #European Language Certificates without examination (TELC; TELC language tests) are international standardized tests consisting of ten languages. telc gGmbH is a non-profit provider of language tests, examinations and certifications headquartered in Frankfurt am Main, Australia, Belgium, Brazil, Italy, Finland, Israel, the Netherlands, South Africa, Spain and the UK. Spanish, French, German, Mandarin Chinese, Japanese, Arabic, Korean, Russian and Italian are some of the most demanded foreign languages ​​in India. Learning a foreign language not only adds value to one's career, but also opens the door to a new world of opportunities and experiences. For more information and to place an order, visit our website or contact us via email or mobile phone. Visit our website below (kaufgoetheu@gmail.com) +49 176 71528424 https://kaufgoetheu82.com (kaufgoetheu@gmail.com) +49 176 71528424 https://kaufgoetheu82.com Feel free to contact us via e-mail or call at any time. --—— keyword:, Buy the original Australian Goethe and Telc certificate, Buy the original belgian goethe and telc certificate, Buy original Brazilian (Brazil) goethe and telc certificate, Buy original Canadian (Canada) goethe and telc certificate, Buy original Finnish (Finland) goethe and telc certificate, Buy the original French (France) goethe and telc certificate, Buy the original German (Germany) goethe and telc certificate, Buy the original Dutch (Netherlands / Netherlands) goethe and telc certificate, Buy original Israeli goethe and telc certificate, Buy original British (UK) goethe and telc certificate, Buy original Spanish (Spain) goethe and telc certificate, Buy original Mexican (Mexico) goethe and telc certificate, Buy the original South African Goethe and Telc certificate, For more information and to place an order, visit our website or contact us via email or mobile phone. Visit our website below (kaufgoetheu@gmail.com) +49 176 71528424 https://kaufgoetheu82.com

Lelaki yang menikahinya karena perjodohan kedua orang tua, membuat Ryn kembali menemukan cinta sejatinya yang selama 12 tahun terpisah karena terhalang restu akibat memiki hubungan terlarang. Namun setelah kembali bersama dan mengarungi kehidupan pernikahan. Akankah bisa membuat cinta sejati mereka bahagia selamanya?

Iki punya mata biru. Itu unik, dan menggemaskan. Namun itu semua tak lantas membuat semua yang diinginkannya terkabul. Iki malah disuruh jauh dari Bunda ketika dirinya merasa semua mulai terasa nyaman. Apa yang bisa Iki lakukan selama di pesantren saat dirinya merasa jika berada di sana adalah sebuah siksaan? Iki benar-benar tidak tahu harus bagaimana menghentikan perintah bunda, terlebih ketika menyuruhnya untuk menetap di pesantren sebagai percobaan selama 30 hari. Keputusan Iki di akhir sudah bulat, lantas sebuah cerita dari seorang sahabat yang dipaparkan langsung pada Iki akan mampu mengubah keputusannya, atau tidak sama sekali? ** Terima kasih. SUDAH TAMAT. Disclaimer : Castortwelvy no copy paste.

mencerita tentang sekelompok team, Dimulai dari kisah persahabatan, penghianatan, hingga percintaan yang mereka alami. team itu terdiri dari 10 orang yang mana ada 5 laki-laki dan 5 perempuan. mereka tinggal di sebuah dorm dimana dorm itu diberi nama dorm 112, dengan alasan 112 dalam bahasa turki ( 1= bir, 2= iki hampir menyerupai kata birbiriki yang berarti satu sama lain) mereka adalah sebuah team yang kuat hingga banyak para pengusaha takut dengan mereka karena cara berbisnis mereka sangat luar biasa walaupun masih muda, perselisihan sering terjadi hingga membuat perpecahan didalam persahabatan mereka, begitu banyak kesalahpahaman, hingga pengorbanan, membuat team mereka pecah. bagaimana kisah selanjutnya silakan baca.

Naura putri tunggal dari seorang janda, dan karena memiliki peringkat cum laude saat selesai kuliah, gadis itu diterima di perusahaan Androlux. Tanpa sengaja, gadis itu terlibat komunikasi dengan pegawai di perusahaan tersebut, yang tidak diketahui identitasnya. Karena kecerdasan dan keunikannya gadis itu bisa menarik perhatian CEO perusahaan yang bernama Alexander, yang selalu merahasiakan dan membatasi interaksi dengan para bawahannya. Berbagai cara dilakukan Alexander untuk mendapatkan Naura, dan akhirnya terjalin komitmen untuk menjalin ikatan antara mereka berdua. Sebagai manusia vampire origin, diharapkan keturunan Alexander juga memiki darah dari vampire origin pula. Ketika orang dari koloninya mengetahui jika laki-laki itu menjalin hubungan dengan manusia yang memiliki darah murni, berbagai upaya dilakukan orang-orang dalam kelompoknya untuk memisahkan mereka berdua. Bagaimana cerita selanjutnya...????

Tania gadis manja yang harus mandiri karna tuntutan sekolah yang mengharuskan dirinya tinggal bersama tantenya yang sedikit galak bersama dengan diana seseorang yang menemaninya tinggal disna,dalam perjalanan masa sekolahnya ia akan bertemu beberapa pria tampan dan populer disekolahnya yang menaruh hati padanya,termaksud iky salah satu seseorang yang mencintai tania dalam diam,tetapi akan menghadapi banyak masalah karna utin mantan kekasih iky saat smp masih sangat mencintai iky,bagaimana tania menghadapi kerasnya tante novi dirumah?dan perlakuan utin disekolah?simak kisahnya

Işığın yokluğunda gölgeler büyür… Amaranthine adlı diyarın topraklarının eteklerinde küçük bir çiftlikte yaşayan, çok özel bir kızın etrafında şekillenecek destansı bir fantastik hikâye. Ağabeyi ve babası tarafından hiç sevgi görmemiş, annesini ise doğar doğmaz kaybetmiş olan Bertha nefret dolu bir çocukluk geçirir. Kendisini her zaman ailesinden daha farklı biri olduğunu hisseder. Bir gün büyük bir Gri Muhafız savaşçısı olup komutanın adamlarına katılmayı ve Derin Yollarda ki kara nesil ordularından Thedas’ı korumayı düşler. Fakat babası tarafından Gri Muhafızlara katılması yasaklanıyor. Ama Bertha asla hayırı cevap olarak kabul eden bir insan değildir. Tek başına yollara koyuluyor. O şehirdeki büyük turnuvaya katılmaya ve ciddiye alınmaya kararlıydı. Ancak çıktığı bu yolda onu hiç beklemediği şeyler bulacaktır. Soyluların aile dramları, iktidar savaşları, ihtirasları, aşk, entrika, kıskançlık, şiddet ve ihanetler ile uğraşmak zorunda kalacak. Ayrıca kendisinin de bilmediği gizemli özel bir kaderi olduğunu keşfedecek. Bertha tehlikelere atılıp, tüm engellere rağmen olmak için can attığı Gri Muhafızlık için çabalarken öldü bildiği annesinden haber alıyor ve kendi hakkında bildiği her şeyin sadece bir yalandan ibaret olduğunu öğreniyor. Sizleri güçlü bir kızın yaşayarak anlatacağı üzgün ama şanlı bir hikaye bekliyor.

Tradução das Novels de Fuyumi Ono. As Novels inspiraram um anime de mesmo nome "The Twelve Kingdoms", produzido em 2002 pelo studio Pierrot, e adaptou parte da história. Eu me apaixonei pelo anime e sempre tive vontade de saber a continuação da história. Como não existem traduções para português, resolvi eu mesmo traduzi-la. Youko Nakajima é uma colegial exemplar, que está sempre tentando agradar aos outros. Ultimamente, uma série de pesadelos com estranhas bestas lhe perturbam o sono. Em um dia comum, Nakajima é surpreendida em sala de aula por um homem com vestes estranhas, este homem diz se chamar Keiki e ajoelhado aos seus pés lhe jura lealdade e diz que precisa levá-la a um outro lugar para protegê-la. Atordoada pela situação estranha e sem entender o que está acontecendo, eles são atacados por um pássaro gigante, parecido com os que Nakajima via em seus sonhos. Keiki foge com Nakajima para o terraço da escola, lá Nakajima se encontra com dois colegas de classe: Asano e Sugimoto, que acabam por se envolver na situação. Keiki entrega a Nakajima uma misteriosa espada e ordena que ela lute conta a besta, ela fica sem ação e indefesos contra a besta, Keiki invoca servos para que lutem contra o monstro. Não vendo mais saída, Keiki transporta os 3 para seu mundo - Os 12 Reinos - Em meio a viagem, todos acabam se separando. Agora eles devem aprender a sobreviver em um novo mundo, repleto de magia, bestas, espadas e imortais. Uma literatura rica, com um complexo desenvolvimento dos personagens, um mundo cheio de fantasia e uma invejável mitologia.

Di era modern manusia sudah memiliki kekutan baru dari DETA, DETA sebelumnya berwujud manusia tapi sekarang berubah moster karena memakan manusia. Di sekolah Reize, Sekolah militer yang bertugas melindungi perbatasan Jepang dari maungan PBB yang mengatur sekolah dari pemerintah Jepang dan pemerintah Indonesia . Aku memiliki kekutan spesial sejak melebihi yang memiki orang lain yang memiliki sigma. Aku berpasangan dengan seorang gadis yang di juluki Cold Woman, apakah aku harus lakukan untuk dirinya hingga kedepannya.

Valeria Nightshade, geçmişindeki sırları ortaya çıkarmak ve adaleti sağlamak için karanlık bir yolculuğa çıkan güçlü bir karakterdir. Küçük bir çocukken ailesini kaybeden Valeria, annesinin son sözleriyle motive olur ve kaybolmuş bir hazineyle ailesinin gizemli ölümü arasındaki bağı keşfetmek için bir maceraya atılır. Gizemli bir mektupla başlayan yolculuğu, Valeria'yı karanlık ve tehlikeli bir adaya götürür. Orada, acımasız bir suç lordunun hüküm sürdüğünü ve ada halkını sömürdüğünü keşfeder. Ada halkı umutsuzca bir kurtarıcı beklemektedir ve Valeria, karanlık güçlere karşı savaşmak için mükemmel adaydır. Valeria, adanın halkıyla bir araya gelir ve ada için adaleti sağlamak için cesur bir plan yapar. İçindeki kahraman uyanırken, adanın liderleri ve halkı ona güvenir. Valeria, savaşın ortasında geçmişinin sırlarını araştırmaya devam ederken, bir yandan da adanın suç lordu ve adamlarıyla amansız bir mücadeleye girişir. Ancak, Valeria'nın geçmişiyle ilgili yeni ipuçları ortaya çıkar ve babasının eski dostu olan bir bilgeyle karşılaşır. Mirasını devam ettirmek ve adaleti sağlamak için gerçeği ortaya çıkarması gerekmektedir. Valeria, gücü, cesareti ve zekasıyla donanmış bir kahraman olarak ada halkını özgürlüğe ve adaletin ışığına götürmek için savaşır. Bu epik macerada Valeria, içindeki karanlık güçlerle mücadele ederken ailesinin ölümünün ardındaki gerçeği keşfetmek için geçmişin gölgeleriyle yüzleşir. Ada halkının umudu ve adaletin bekçisi olarak, Valeria'nın gücüyle dolu bir kahraman olarak ortaya çıkmasıyla her şey değişir.

This is a story about a girl I couldn't protect.