- Nerdeyse bitmiş.
Gelen sesle arkamı döndüm. En yakın arkadaŞlarım olan Jessica ve Emma gelmişti
-Evet sadece aşağıya indirmem gerekiyor.
-Yardım edelim hadi Jessica!
Jessica ve Emma kolilerin bir ucundan tutarak bana yardım etmeye başladırlar. Bu gün bu şehirde son günümdü ve ben ne kadar zamanımı arkadaşlarımla geçirmek istesem de annemin ısrarları sonucu yardım etmek için evde kalmıştım ama arkadaşlarım beni yalnız bırakmayarak yanıma gelmişlerdi.
-Keşke hiç gitmeseydiniz seni çok özleyeceğiz
-Abartmayın kızlar. Buradan taşınıyor olamam bir daha görüşmeyeceğimiz anlamına gelmez.
Odayı sessizlik ele almıştı aslında her şey çok açık ortadaydı taşındıktan sonra bir daha görüşmeyeceğimizi üçümüzde biliyorduk.
-Shelley hadi gitme vakti!
Annemin aşağıdan gelen sesiyle tekrardan gerçekliğe geri dönmüştüm.
-Kendinize dikkat edin olur mu?
Gözlerim dolu bir şekilde kızlara sarıldım gerçekten onları özleyecektim.
-Sende
Jessica'nın gözünden düşen küçük bir damla ile benimde gözümden bir damla düşmüştü. Daha fazla annemleri bekletmemek için hızlıca aşağıya indim. Annem ve babam arabaya binmiş ve beni bekliyorlardı. Son kez arkamı dönüp "eski" Evimize ve arkadaşlarıma baktım. Buruk bir şekilde gülümsedim. Ve derin bir iç çekerek arabaya yöneldim.
-Gideceğimiz yeri kesinlikle beğeneceğine eminim Shell.
-Bende sevmeyeceğime kesinlikle eminim!
Tripli konuşmamla babam derin bir iç çekti.
-Sana gitmek zorunda olduğumuzu söylemiştim. İşlerim çok yoğun.
Benim aksine babam gayet rahat hatta gideceğine mutlu gibi görünüyordu.
-Senin işlerin yoğun olabilir ama benim tüm yaşamım o şehirde geçti! Okulda popülerdim arkadaşlarım vardı bir erkek arkadaşım vardı ama senin saçma işlerin yüzünden hepsine son vermek zorunda kaldım!
Gerçekten çok sinirliydim ve konuşmaya devam edersem babamın kalbini büyük ölçüde kırabilirdim o yüzden susmaya karar verdim.
Ardımızda kalan uzun ağaçları ve çiçek bahçelerini izlerken uyuya kaldım.